Hakkımda

Fotoğrafım
istanbul, kadıköy
hayatın keyfi kendi içinde saklı ..

27 Ağustos 2013 Salı

TheClimb

http://www.pasifagresif.com/2011/01/the-climb-the-climb/

eskinin keyfi ..

hayatımda yaptığım, hayatıma soktuğum ve zamanımı geçirdiğim bazı şeyler sadece damağımda keyif tadı bırakmıştır hayatım boyunca .. kötü şeylere de ssebep olmuş olabilirler ama aklıma gelince tek hissettiğim şey keyfin verdiği hazdır .. özellikle insanlar, farklı oluşları mıdır acaba keyif veren; bazen hiç anlamamam mı? yoksa sadece keyifli noktalarını düşünmek istemem mi? peki olaylar .. öyle şeyler yaşarız ki keyfin dibine vurduğumuzu olay bitince fark ederiz .. bazense öyle kaptırırız ki kendimizi keyfimize keyif katarız ..

üzüntülü zamanlarımız bile aklımıza keyifli gelir .. en azından benim gelir .. hata mı? çok yaptım .. üzmek mi? çok çok .. üzülmek mi? bir o kadar .. ama hayat bu iyi olabildiğimce iyiyimdir .. kimisine de çok kötü .. bunları kafaya takarak yaşayamaz insan .. kendine iyi, ona kötü .. bunun bir belirleyicisi yok .. kimi zaman iyiyim ben deriz .. farkına varmayız biri bizim için amuda kalkmış .. o yüzden kafaya takarak yaşanmaz .. durumu, kişiyi, hayatı gözlemleyerek kendi yolumuzu bir şekilde bulacağız .. birini üzeceğiz de üzüleceğiz de .. bu kaçınılmaz .. önemli olan ilerde aklımıza gelirse "keyif" ile anmak .. yoksa o noktada bir hata yapmışızdır .. ki bu da iyi .. oturup düşünüp kendimizi düzeltmemize bir fırsat bu .. asla kötü düşünmeyin .. her zaman motive edin kendinizi ..

unutmayın! hayatın keyfi kendi içinde saklı!

23 Ağustos 2013 Cuma

hatalar & dersler

bu Dünya'da herkesin hata yapabileceğini biliyoruz .. bilmediğimiz veya işimize gelmeyen ise kendimizin hata yaptığıdır .. düşünün bir kere .. kavga ediyorsunuz biriyle neden? kavganın sebebi nedir? iki tarafın da kendini haklı görmesi .. peki haksız olan kimdir? olayın geneline bakarsaniz herkes .. sonunda biri pes eder .. öbürü de hala kendini haklı görmeye devam .. ama bazen ortak noktayı bulmamız gerektiği gerçeğini unuturuz .. farkına varmadan iletişimimiz de ilişkimiz de biter .. her zaman olan şey oldu sanırız .. ama bir bakarız ki o insan yok artık .. kendimizi haklı görsek bile zamanla anlarız bu insanı .. o artık yok .. işte o an zekiysek düşünürüz nerede hata yaptığımızı .. ama zekiysek .. duyarlıysak .. yok değilsek karşı tarafı suçlamaya devam eder .. hatta nefret eder yolumuza devam eder .. hatta ona inat davranırız .. kazancımız ne? hayat devam ediyor .. biri gider daha iyisi gelir diyorsanız .. asla unutmayın .. her birey birbirinden başkadır .. asla bir insanda bulduğunuz hazzı, keyfi diğerinde bulamazsınız .. daha fazlasını mı buldum diyorsunuz .. olmadı yine .. çünkü o daha fazla yine farklı .. az çok bambaşka .. o yüzden hatalıysak hatamızdan ders alıp kalp kazanmayı .. hatamızı göremiyorsak görmeye çalışmayı .. nefret ediyorsak sakinleşmeyi .. ve seviyorsak hala vazgeçmemeyi öğrenmeliyiz .. kimse küçülmez .. kimse söylediğimi yutarım durumuna düşmez .. kimse rezil olmaz .. tam tersi sahip çıkarak büyür, yücelir .. herkes kendinden sorumludur önce .. sorumlu olduğunuzu düşündüğünüz insanlar size ne kadar danışıyor ki siz kendinizi onlara sorumlu hissediyorsunuz? siz ne kadar sabırlısınız ki istediklerinize kavuşmak için bekleyebiliyorsunuz? siz ne kkadar anlayışlısınız ki karşınızdakini en kötü zamanda bile dinleyebilirsunuz?

asl unutmayın .. hatasından dolayı nefret edip hayatınızdan çıkardığınız insanla aynı kaderi siz de paylaşırsınız bir zaman .. o yüzden saygıyı, hazzı, keyif, anlayışı ve samimiyetinizi asla yitirmeyin! bazı insanların sonsuz hakkı vardır bende .. işte o insanlar özeldir .. bana haz verir bu .. kendi içimde o kötü şeyler yapsa da alttan almak beni güçlendirir .. enayi mi dediniz .. asla! bakış açısı farkı .. algı .. insanları ayıran bu zaten ..

unutmayın! hayatın her daim olan keyfi kendi içinde saklı!

22 Ağustos 2013 Perşembe

yaşamın içinden ..

4 aydır yazmıyorum .. yazacak şey çok ama unutkanlık ondan fazla .. buraya artık birşeyleri günlük not etmek lazım .. geriye dönük yaptıklarımı .. o an hissettiklerimi .. değişimlerimi .. yaşadıklarımı .. sevdiklerimi .. nefretlerimi .. zevklerimi .. hayatımı .. herşeyleri okumak sanırım acaip bir haz veriyor bana .. eğlenceli .. komik .. bazen de özeleştirel .. insanların kendilerini anlatmalarına uyuz olmuşumdur hep ki bazen ben de anlatıyorum anlamayana ne yazık ki .. ama yazmak daha bir kibarca sanki .. zaten kendini anlatmıyor insan .. yaşamı anlatıyor daha çok .. yaşananları .. sevgileri .. kızgınlıkları .. hayal kırıklıklarını .. üzüntüleri .. ama her zaman iyi yönünden bakarak .. kendini geliştirmeye çalışarak .. insan önce kendisiyle mücadele etmeli kendini geliştirebilmek için .. önce kendine dönüp bakmalı başkasını eleştirmeden .. her zaman yapabildim mi? tabi ki hayır .. yapmaya çalışmak ise sonsuz ..

özlemişim yazmayı .. daha da uzun ve detaylı yazmaya başlamalı ..

unutmayın .. hayatın keyfi hep ve her zaman kendi içinde saklı!

26 Nisan 2013 Cuma

yenilikler ..

hayatımız eğer uyuşuk ve zihin olarak kapalı değilsek her an yeniliklere açıktır .. bunu bazen biz isteriz; bazen de kendiliğinden bünye yenilikleri entegre eder yapımıza .. kendimden konuya girersem, her an yeni birşey olsun hayatta diye düşünürüm günün her saati .. hatta yenilikleri başkası için de yenilik olarak görmek hoşuma gider .. yenilik derken kafa karışmasın .. içine herşey girer .. yeni bir ev, yeni bir mekan, yeni bir iş, yeni bir aşk, yeni arkadaşlar, yeni hayat paylaşımları .. ama hep yeni olacak .. zaten hep bir şekilde yapmaya alıştığımız, vazgeçmediğimiz şeyler var hayatımızda .. önemli olan yenilere de yer olması ..

bazı şeyler eskir .. bazılarının modası geçer .. bazıları artık olmasa da olur .. işte bu anlarda yenilik kavramı devreye girer .. kişi her daim ama her daim kapılarını açık tutmalıdır kanımca yeniliklere .. kendini geliştirmenin, daha pozitif olabilmenin, eğlenenebilmenin, keyif alabilmenin bir yoludur yeniliklere açık olabilmek .. yeniliklere açık olurken, kendini geliştirebilmek de ayrıca keyiflidir .. o yeniliğe kendinden birşeyler katabilmek, kattıkların ile yenilikler ortaya koyabilmek, yenilikleri hayatına adapte ederken, insanları da buna dahil edebilmek, sevidklerinle paylaşabilmek .. hepsi insana keyif üstüne keyif katar .. mutluluk bedava ama para vermeye alışmış insanoğlu .. bedavaya alışık değil .. sıkıntı veren birşeyler olmazsa olmaz .. illaki sıkılmalıyız .. insanoğlu işte .. cins ırkız ..

hayat monoton ise, iş sıkıcı ise, birlikte olduğunuz kişi ile artık olmuyor ise alışkanlıklardan vazgeçip, yeniliklere açık olmalıdır insan .. hayatınız rahat olabilir, kazancınız çok, birlikteliğiniz sıkıntı vermiyor olabilir ancak heyecan yoksa işin içinde, yeni şeyler yaşamak, yeni paylaşımlar, yeni üretimler yok ise bence kişi yeni şeyler denemelidir .. biraz bencilce ama erkenden yaşlanmanın gereği yok .. unutmayın hayata bir kere geliyoruz .. dibine kadar keyfini yaşamalıyız elimize fırsat geçtikçe .. ertelediğimiz şeyleri ölmeden mutlaka yapmalıyız ..

unutmayın ... hayatın renkleri de kendi içinde saklı .. o renkleri çıkartabilen de keyif adamı ..

23 Nisan 2013 Salı

kadın üzerine ..

işte o kadını buldum dediğim çok olmuştur .. yalan değil .. ki asla da saklamam duygumu, düşüncemi .. beni tanıyanlar bu huyumu hem bilir .. hem severler, hem de kıl olurlar ama eldeki bu .. bunla yetineceksin arkadaş .. kendi hatalarımdan, yanlışlarımdan, tersliklerimden hep söz ettim .. şimdi biraz da karşı tarafın gözümdeki eksiklerinden konuşalım ..

bir kere evet genele göre rahat bir tipim .. bu bir insana nasıl batar? Birincisi çevrem biraz geniş ise direk batar .. kız sayısı çoksa çevremde daha da derine girer .. hatta muhabbet samimiyetim arttıysa, bazen saçmaladıysam samimiyette en dibi geçer diğer taraftan çıkar ucu .. çoğu kızmalar haklıdır ama hep atlanan bir şey vardır ki tüm kadınlar bilir bunu .. niyetim asla ama asla kötü değildir .. aldatırsam asla saklamadım ki .. her zaman söyledim .. bazen çok kızdırdım insanları ama asla niyetim kötü değildi .. asla da olamaz .. bu rahatlık olayı batar .. bu ülkede de batması normal .. benim de hatalarım var tabii ki ama hep aynı yargıyla gelen kadınların da yok mu? bence var .. var olduğunu da bilmeliler ..

bir diğer konuda uygun zamanlamayı kendi kafamda kurup tam izah edemediğim için kadınların tepki vermesi .. bunu da normal karşılıyorum ama çoğu zaman fevri hareket eden kadınlardan da az çekmiyorum .. insanın ne açıklamak için isteği oluyor ne de o insanı o mükemmel haliyle hatırlıyor o an .. geçip gitsin diyorsunuz içinizden .. dinlemiyor ki anlatıyım .. evet bazen haklılar çok konuşuyorum .. genelde şakacıyım ama anlattıklarımda çoğu zaman hayatla ilgili önemli noktalar oluyor .. hele ki o kadın o an hayatımın kadınıysa ..

en önemlilerinden biri de sabırsızlık .. kadınlarda neden bu kadar azdır hiç anlamadım ama sanırım onun da kaynağı biziz .. zaten genel anlamda herşeyin suçlusu biz olduğumuz için kadınlara göre sorun yok onda da .. ama kadınların anlamadığı şu .. herşeyin şuçunu adama atarsan, adam da önemsediği şeyleri birbir çıkarır hayatından .. en önemlisi de seni sevmeyi .. saymayı .. değer vermeyi .. ve en önemlisi bir bütün olmayı .. eleştirmek güzeldir ama yapıcı değilse kaybettirir .. herşeyi erkekten bekleyen bir kadının, herşeyi ortaklaşa yapmalıyız diyen bir erkekten bir beklentisi olmamalı asla .. benim bünyem eşitlikçidir .. bazen ben, bazen kadın ağır basacak tabii kavrama, konuya ve hayata göre ama herşey eşittir .. ve müşterek olmalıdır .. acaba bir gün kadınlar da aynı oranda erkeklere evlenme teklif edecek mi diye beklemedeyim .. hadi hayırlısı ..

öte yandan bir duruma da inanılmaz uyuzum .. söyledim ya herşeyin temel suçlusu erkektir .. bu nasıl mantık arkadaş? böyle birşey var mı ya? erkek ilk adımı atar, erkek yapar .. yok artık .. nasıl bir Dünya'dayız ki böyle bir durum var .. hayat artık öyle basit değil ki .. artık herşey eşit .. hatta kadınlar çoğu şeyde bir adım önde .. insan hem cinslerinin ilerleyişini nasıl görmez? nasıl olayın tüm yükünü, akışını erkeğe bırakır? onu da geçin hadi bırakır akışı .. ok .. akışın her anında hala nasıl eleştirebilir? bir zamanlar bir kız arkadaşım söylemişti bunu bana ki sanırım çok değer verdiğim için üstüne gittiğim bir andı .. (hayırlısıyla o da evlenecek bu arada) .. "ne emmeye geliyorsun, ne gömmeye?" .. harbiden doğru bir söz .. herşeyi erkeğe bırak .. bir de üstüne paso eleştir dur .. eee kendin yap o zaman .. nedir derdin?

bir diğer nokta da kriz zamanı yönetimi .. inanın medeni insanları düşünerek konuşuyorum .. ben hayatımda bu kadar kötü kriz yöneten başka bir canlı göremem Dünya'da .. biz insanlar harbiden bazen çok "salak" olabiliyoruz .. bunu kendime de söylüyorum ama bazı konular var ki gerçekten çok can sıkıcı .. kriz zamanı sevgiyi geçip insanların maddiyata yönelmesi gerçekten çok asap bozucu .. insan ister istemez "bu kadın beni hiç sevmemiş" diyor içinden .. hele bir de "ben geleceği gördüm .. senden baba ve eş olmaz" lafı var çok ilginç .. ne ara evlendik? ne ara baba oldum da bunları konuşabilir insanlar? sebep belli .. "Alp sen rahat adamsın .. eğlencelisin ama senden eş olmaz .. baba olmaz" .. 100 kere duymuşumdur da bunu .. ne biliyorsunuz arkadaş? benim de size bir sözüm var .. "Ummadık taş baş yarar" .. doğru bazen sevgimi gösteremiyor olabilirim ama şu ana kadar kız arkadaşım olan kimseyi sevmemezlik etmedim .. asla .. saygı konusunda bazen sıkıntılar yaşanmıştır .. doğru .. ama bu hayatın akışıyla alakalı .. karşılıklı kırmak, kırılmak keşke olmasaydı ..

şu anda bir dönüm noktasındayım .. asla hayatımda birini aramadım .. arayamam .. yapımda yok ama sanırım bu sefer olacak, değecek, beni mutlu edeceği kovalıyorum .. bu sefer olacak diyorum .. istediğim bu .. gerçekten bu .. çok hatalar, yanlışlar yaptım .. belki yine yapacağım .. ama bu sefer olacak .. bu sefer gerçekten hissediyorum .. başka hisseden var mı acaba oralarda bir yerlerde? :acaipgözkırpansmiley:

unutmayın .. hayatın keyfi yaşadıklarımızın içinde saklı .. yeter ki yaşayın ..

19 Nisan 2013 Cuma

değişim üzerine ..

her zaman savunduğum bir konu vardır ki çoğu kişiye göre saçma gelen bir savunma .. insanın değişebileceği konusu .. insan değişemez diye bir kavram aslında mantıken kavram dışı .. her deneyimimiz bizi olgunlaştırır, geliştirir, bakış açımıza farklı yönler katar .. doğru .. insanın belli özellikleri asla değişmez .. değişmemeli de .. herkesi birbirinden ayıran şeylerdir kendimize has özelliklerimiz ama asla geliştiremeyiz veya ilerletemeyiz diye düşünmek çok saçma .. insanı olgunlaştıran yaşadığı iyi-kötü deneyimlerdir .. hiçbirimiz doğduğumuz gibi kalmıyoruz .. her zaman ileriye doğru yürümeye çalışıyoruz .. en azından çoğumuz böyle yapmaya çalışıyor .. yapmayanları da zaten keyifli bir hayat pek beklemiyor .. hoş bazıları kendince keyifli de geçiriyor hayatı .. illaki de ilerleyeceğim mantığına takılmıyorlar çoğu zaman .. hayatın güzel yanı bu zaten .. hepimiz farklıyız ve kimse kendi ile ilgili hesap vermek zorunda değil .. yaptıkları ile belki verebilir ama karakteri ile ilgili asla .. beğenmiyorsan çevrene almazsın olur biter .. eğer kendisi de öyle mutluysa ne ala ..

değişim hayatımızın her evresinde .. Dünya değişirken bazen biz farkına varmadan değişiyoruz .. yenilikler, değişen ortamlar, yeni insanlar, yeni kültürler tanıdıkça ister istemez değişiyor insan .. o yüzden 7'sinde neyse 70'inde de odur insan mantığına asla katılmıyorum .. değişmek isteyen değişir .. hayata ayak uyduran insan zaten farkına varmadan değişendir .. o yüzden değişmez kimse diye bir konu yok .. herkes bir zaman bir şeyleri değiştirir kendi ile ilgili .. hayattan keyif almak da bunda yatar kimi zaman ..

kimi insan da asla değişmezsin derken kendi aslında değişmiyordur .. eleştirmek güzel ama eleştirirken kişi kendine de dönüp bakmalı .. ben, sen, o .. herkes .. kimi zaman ben de unutuyorum dönüp bakmayı ama yapmalıyız .. birini eleştiriyorsak eleştirdiğimiz şeyi kendimizde de irdelemeliyiz .. laf olsun diye eleştiri yapmak bizi hiçbir yere götürmez .. götürmedi .. yerimizde sekip durduk sadece ..

hayatın en güzel yanı bazen kontrolü elimize alıp, çoğu zaman da akışına bırakabilme dürtümüzdür .. her zaman kontrol etmeye çalışmak inanın kimseye fayda getirmez .. boşuna stres, boşuna enerji sarf etmekten öteye geçmez .. hayatı bazen planlı, bazen olduğu gibi yaşamayı bilmek en güzel şeydir .. keyfini çıkartmanın da en rahat yolu ..

değişim .. herkesi ister istemez etkiler .. değişime karşı gelenler zamanla yalnız kalmakla karşı karşıya kalır .. değişime ayak uyduranlar ise daha çok fırsat bulur hayattan keyif alabilmek için .. hoş bazı yapılar değişimsiz de keyiflidir dediğim gibi ama bu insanlar azınlıktadır ki onların keyfi de ayrı bir keyiftir ..

asla unutmayın .. her zaman olduğu gibi hayatın keyfi kendi içinde saklı .. keyif almayı bilenlere ..

11 Nisan 2013 Perşembe

sıkıcı olma durumu üzerine ..

hayat kimi zaman sıkıcı olabiliyor .. çoğu kişinin "abi ne keyifli hayatın var" söylemlerine karşılık hayat gerçekten sıkıcı olabiliyor bazen .. özel hayat, iş, normal hayat akışı kimi zaman sıkıcı boyutlara gelebiliyor .. monotonluk, istediklerini yapamamak, istediklerinle istediğin gibi yaşayamamak, istemediğin insanlar ve kavramlarla uğraşmak enerji düşürebiliyor .. farkındalık ise rahatlatması gerekirken kişiyi çözüm üretmedikçe insanı daha fazla köşeye sıkıştırabiliyor .. birşeyleri yapmak, yaşamak, hayata dahil etmek için zaman ve sabıra ihtiyaç vardır o kesin ama bu sıkılmayacağımız anlamına asla gelmez .. kimi zaman enerjimiz düşebilir .. kimi zaman eksiklikler hissederiz .. kimi zaman o an yaptıklarımız istediğimiz şeyler olmayabilir .. kimi zaman da olmaması gereken kişilere ve durumlara boşu boşuna zaman harcarız .. bunlar olağan şeyler .. çözülebilecek .. çözülmesi bazen gerekli .. hatta gerekli kavramlar .. tek konu gerçekten istemek, kendini dürtebilmek .. insanın kendi için keyifli olanı bulması ve o yolda ilerleyebilmeyi becerebilmesi gerek kimi zaman .. işte bunu sağlayacak enerji de kişinin kendisinde .. bunu ortaya çıkarabilmek de yine o kişinin içinde saklı .. bunu kimi zaman çıkaramıyoruz .. kimi zaman hayatın akışında çıkmıyor .. ama çoğu zaman uyuşuğuz .. uyuşukluk .. bütün insanoğlunun bir numaralı sıkıntısı kanımca .. benim de .. o ölü toprağı üstünden bir atılsa insanın neler yapacak kim bilir? işte yine aynı konu .. çaba .. çabalayıp atmalı insan o toprağı .. atabilmeli .. istemeli .. sıkılın ama asla olumlu olmaktan vazgeçmeyin ..

unutmayın insanın kendi öz enerjisi içinde saklı .. hayatın keyfinin içinde saklı olduğu gibi ..

1 Nisan 2013 Pazartesi

yeni sayfa ..

bu aralar kendimi pek enerjik ve doğru şeyler yapıyormuş gibi hissetmiyorum .. bazı şeyleri ve insanları özlediğim, gereksiz şeylere zaman harcadığım, uyuşuk olduğum, kafamdakileri yapamadığım veya üstüne gitmediğim bir zaman dilimindeyim şu an .. bütün buları atlatmak da benim elimde bunu da biliyorum .. kafamda 3 konu var çözmem gereken .. 2 tanesinde gerekli hareketlenmeler başladı .. diğerinde zaman içinde denemelerim oluyor umarım düzene girecek .. ama en önemlisi sıkıntımın ve rahatsızlıklarımın olduğu her konuyu bir şekilde sabır ile çözebilmek .. bazen adım adım gitmeli bazı şeyler .. bir an her şeyi istemenin sonuçlarını çok önceden deneyimlemiş biri olarak sakin ve sabırlı olmanın keyifli bir şey olduğunu iyi bilirim .. yine sakin ve sabırlı bir şekilde hareket edip bazı özlemlere, derin düşüncelere ve sıkıntılara karşı koyup yolumu bulacağıma eminim .. ama artık gerçekten bazı gereksiz şeylerden vazgeçmeliyim ki alışkanlığın kötüsünden kurtulmak çok zordur .. çabalamak ise bedava ama kimsenin yaptığı bir şey değildir kolay kolay .. sanırım uyuşukluğumu atmanın tek yolu da mücadele olacak .. yapmalıyım mantığı olacak .. artık kendim için iyi bir şeyler yapmanın vakti geldi .. çoktan gelmişti de bazı uyarıları toparlayıp algılamam sanırım biraz uzun sürdü .. her zaman aynı kıvrak zekada olmuyoruz veya işimize gelmiyor öyle olmak diyelim .. yani yine uyuşukluk ..

şu ana kadar yapamadıklarıma, kaybettiklerime, kalbini kırdıklarıma, kalbimi kıranlara tek söyleyebileceğim şey üzgün olduğumdur .. hem yaptıklarım, hem de yaşadıklarım için .. yine de herkes ve her şey her zaman olduğu gibi ayrı ayrı değerliydi ve değerli .. bazen gösteremesem de ..

unutmayın .. hayatın zevki ve dersi kendi içinde saklı .. alabilene ve anlayana ..

asla gülümsemeyi unutmayın ..


29 Mart 2013 Cuma

doğru olanlar hakkında ..

herkese göre değişen bir kavramdır doğru olan .. kimse kimseninkini anlamak zorunda değil en nihayetinde ama saygı göstermesi hayatı herkes için keyifli kılar .. asıl olan gerçekten doğru olanı bulup bulmadığını bilmekten ve bildiğini hayatına uydurmaktan geçer .. uydurmak derken adapte etmek hayatına .. insanlara keyif vermek ve o keyfi sen zaten alırken paylaşabilmek ve diğerlerinin doğrularını da benimseyebilmek ..olay çok basit .. iki kelime "uyum" ve "ahenk" .. bu ikisini aldığında bünye gerisi kendi kendine gelir zaten .. tek sıkıntı bazen anlamamak ve anlaşılamamak olabilir ki; o da zaman ve sabırla kolayca halledilir ..

konumuza dönersek .. doğru olanları anlamanın, algılamanın, fark etmenin ve detaylandırmanın asla zamanı, yaşı, günü, saati, yeri ve kimle olduğu belli olmaz .. bir anda da olabilir; belli bir düzen içerisinde basamak basamak da gerçekleşebilir .. gerekli olan tek şey belki de o doğruyu gerçekten sindirebilmek ve bünyedeki diğer kavramlar ve düşünceler ile özleşleştirebilmektir .. kısacası her yeni şeyin keyfini çıkarabilmektir ..

insanın tek isteği olmalı .. keyif alabilmek .. aldığı keyfi de paylaşabilmek .. tabii ki zaman içinde bazı şeyleri kafamıza takıyoruz .. hayatın getirileri ve götürdükleri .. asıl olan kötü olandan bile keyifli bir an, bir nokta, bir çıkarım yapabilmekten geçer ..

hayata hep gülümseyin .. o arada bir unutsa bile ..

unutmayın .. hayatın keyfi kendi içinde saklı ..

5 Mart 2013 Salı

chaos vs joy ..

It is a kind of chaos .. not for me but in general .. people believe that life is always (I dont know how) in chaos in many ways .. they stick on some unbelievably inessential details and make their lives unbearable .. I really do not perceive why some try to make life harder than the on-going one but they are good at doing that .. they always find the worst one .. not the worse one I can say .. more than that .. the worst! They can easily screw up everything they have .. and believe me it is really easy for them to ruin whatever they do and have ..

On the other side of the life .. we see the optimist ones .. they believe everything has its own solution .. every problem can be solved .. their motivation is linked directly with the concept of being patience .. try to see the positive ways of everything they do and try to learn different lessons out of every experience they have .. they are really open-minded ones .. the critism concept is very important and they absolutely listen whatever you say even if it is a kind of critism .. they try to add new ideas to their minds and build new ones out of the small ideas they have by getting them together in their "modern" minds .. they are really farsighted and try to improve themselves together with the society they live in ..

You see the differences .. Which one do you think is the eligible one? Is it really a difficult question to answer? I dont think so .. but you should realize your potential first .. you should understand what you can do or not .. Every person has different abilities .. What we can do is to find the best way for ourselves to become more and more happier .. Believe me it is not that much difficult .. the only fact you should have is believing yourself .. This is just the beginning .. The rest is shaped by the decisions you make ..

Do not forget .. "The joy you have is hidden inside the life itself!"

4 Mart 2013 Pazartesi

ders almak ..

doğruyu bulmanın en iyi yolu hata yapmaktır .. hata yaptıkça o istediğimiz konuda mükemmeleşme yolunda ilerleriz .. bazen aynı hataları birkaç kez, hatta bol bol yaparız .. önemli olan hayal kırıklığına uğramadan yolumuza devam etmektir .. hep aynı şeyleri yazıyorum ama olay bu yazdığım noktada kitleniyor .. hep olumlu olmalı insan .. yoksa hatalarından alması gereken o dersleri de asla alamaz .. işte aynı hatalara düşmenin en büyük sebebidir bu .. olumsuzluk, en kötüyü düşünme, başkalarıyla kendini mukayese etme, başkalarına imrenme, zayıfken güçlü gibi görünmeye çalışma, senin olmayan davranışların içerisinde olma, olumsuzdan bile olumluyu çıkarmayı becerememe .. işte bunlar insanın ders almasını, doğruyu bulmasını, mükemmele yaklaşmasını engeller .. hata yapmaktan utananlar, hata yapıp yapmadığını iddia edenler, hatalarını örtbas etmeye çalışanlar, hatalarını başkasının üzerine atanlar .. işte bunlardır kendini kandıranlar, mutsuz olacaklar ve olanlar .. hayatı gelişine göre, doğal, olduğu gibi yaşamamak insana ne katar? hiçbirşey .. ne kaybettirir? önce zaman .. sonra fark etmeden herşey tek tek gider .. bunu engellemenin en birinci yolu nedir? her zaman hayata olumlu bakmak .. bu ne mi getirir? objektif olabilmeyi, insanlara önyargısız davranmayı, her zaman bir şekilde dik durmayı, hataların en basitinden bile ders alabilmeyi, saygı duymayı ve duyulmayı, güvenilmeyi ..

hata yapmak insana özgüdür .. hata yapmayan kimse ama kimse olamaz .. varım derse biri o kişi kendini asla geliştiremiyordur .. insanlar hatalarıyla olgunlaşır; büyür .. asla hata yapmam diyen insansa yerinde sayar durur .. saymak mı istiyorsunuz? buyurun sayın .. zaten yeterince sayan var .. kimseye dokunmaz bir az veya bir fazla ..

kendini insan sevmelidir .. ama asla bunu her daim söylememelidir .. tamam sev arkadaş da övünmenin ne alemi var .. iyi biriysen ben biliyorum .. senin söylemenin sebebi nedir? bir sıkıntın mı var yoksa?!

onu da geçelim iyi olmak en nefret ettiğim iki soru kalıbını önümüze çıkarıyor .. kime göre? neye göre? sevmiyorum ama bazen harbi doğru sorular bu ikisi .. nefretlik ama yapacak birşey yok!

insanın kendinde geliştirmesi gereken en önemli konu .. kendini eleştirebilmeyi öğrenmesi ve eleştiriye açık olabilmesidir .. eğer ilerlemek, gelişmek ve mutlu olmak istiyorsak bu ikisini becermeliyiz .. neymiş? eleştirebilmek kendini ve eleştirilebilmek .. yoksa işiniz zor .. benden söylemesi ..

size eleştiriyorsunuz diye tavır alıyorsa kişiler şunu söyleyin ona .. "ben kendimi yerden yere vuruyorum .. kızma bana!" .. eleştirmek her zaman olumlu olmayabilir ama unutmayın her insanın en çok yaptığı şeydir .. eleştirmek .. muhalif olmak .. neden? çünkü diğer canlılardan farklıyız .. tek bir kavram doğrultusunda .. nedir? ben merkezciyiz .. neden? kafamız az veya çok çalışıyor ve "çıkar" diye bir kavramımız var .. her daim birbiriyle çatışan .. "çıkar çatışması" .. Dünya'nın sonu ve yeniden başlangıcı .. asla değişmez ..

bütün bunlar güzel de birşeyi asla unutmayın .. "hayatın keyfi kendi içinde saklı .."

12 Şubat 2013 Salı

yetiler ..

her insanın kendine has, kendine özel, onu temsil eden yetileri vardır .. bu yazının da konusu bu yetiler olsun .. mesela bende (insanların söylediği, sonra hava yapıyor diyorsunuz) keyif alma yetisi doğuştan gelen ve bana pek de zorluk çıkartmayan bir olgu olarak yerleşmiş .. her halttan keyif alabilme ve hatta bokunu çıkartma huyum vardır ki kimisine göre bu "olgunlaşmamak", kimisine göre "sıkıntılarını saklamaya çalışmak", kimisine göreyse "güven duyulmaz insan" olarak algılanmakla beraber, gerçekten anlayanlarla daha da boyutu artan bir yetidir .. zaten demiyor muyum hep? bu ülkedekilerin hatta bence dünyada yaşayanlarının en büyük sorunu kendine güven ve başkalarını olduğu gibi kabul edememe durumları .. ne zaman iyi bir şey görsek illaki lafı sokmamız lazım ki ben bile yapmışımdır yalan değil .. ama ne kadar deneyim o kadar olgunluk .. ben kendime olgun demiyorum ama beni bunlarla eleştiren çoğu kişiden de bir adım önde olduğumu hissediyorum .. olgunluk doğru oturup doğru kalkmakla olmaz .. olgunluk kendi fikrine sahip olmakla, anlayışlı olmakla, karşındakini dinlemekle ve yeri geldiğinde uyumlu, yeri geldiğinde lider olmakla olur .. diğeri mahalle baskısı dediğimiz kavramla yapılan "aman kimse bir şey demesin .. kimse yanlış anlamasın" hareketleridir .. insanlar size "abi sen acaipsin" veya "bi normal ol" diyorlarsa emin olun ki bir şeyleri farklı yapıyorsunuzdur ve kimse de sizi anlamıyordur .. kimse topluma körü körüne uymak zorunda değil .. unutmayın toplum psikolojisine uymayanlar .. yani koyun olmayanlar sayesinde bugün buradayız .. düşünün Da Vinci'yi bile ancak bu yüzyılda yeni yeni anlamaya başlayan iki ayaklı ve bir şekilde zeki bir canlıdan bahsediyoruz .. "Arkadaşım Dünya yuvarlaktır" diyenleri afaroz eden, yakıp yıkan bir canlı türü .. o yüzden asla topluma uymalıyım diye düşünmeyin .. kendinize uyun, belli bir saygıda ilerleyin, aşırıya kaçmanız gerekiyorsa ve sizce yararlı olacaksa mutlaka yapın ne yapacaksanız asla ertelemeyin ama insanlar bozulacak diye de yapmamazlık etmeyin .. o zaman bu iki ayaklılar nasıl gelişecek? bunu aklınızın bir tarafında mutlaka tutun! unutmayın ki hayatın keyfi sizin yaptıklarınızın içinde saklı .. hayatın amacı keyif almaktır .. keyif almak da üretmekle, ürettiğini başkalarıyla paylaşmakla, o paylaşımlardan alınan güzel neticeler ile olur .. asla bencil olmayın .. insanın kendini korumasıyla bencillik arasında çok ince bir çizgi vardır ki bunu da ilerleyen günlerde konuşuruz ..

konu dağıldı yine .. klasik ben .. çok kısa özetle .. herkesin kendine has yetileri vardır .. bunlardan asla çekinmeyin .. insanlar ne düşünür diye asla kafanızı yormayın .. hayatın "keyfini" çıkarın ..

unutmayın .. hayatın keyfi kendi içinde saklı!

1 Şubat 2013 Cuma

hoşgeldin kadınım ..

Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin, yorulmuşsundur;
Nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını,
Ne gül suyum, ne gümüş leğenim var, susamışsındır;
Buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim, acıkmışsındır;
Beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam,
Memleket gibi yoksuldur odam.

Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin,
Ayağını basdın odama,
Kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi,
Güldün, güller açıldı penceremin demirlerinde,
Ağladın, avuçlarıma döküldü inciler,
Gönlüm gibi zengin,
Hürriyet gibi aydınlık oldu odam.

Hoş geldin, kadınım benim, hoş geldin ..

Nazım Hikmet ..

renkler ..

hayatımın her döneminde yeni insanlar tanımayı çok sevmişimdir .. yeni yüzler, yeni hayatlar, yeni bakış açıları, yeni güleryüzler, yeni üzüntüler .. kısacası herşey yepyeni .. bana çok sitem edenler olmuştur .. "Bu kadar neden insan tanımayı seviyorsun?" "Herkesle tanışılır mı?" "Bu insanın senle nasıl bir alakası olabilir?" hatta abartmıyorum .. "Bu adamın sevyesiyle senin ne alakan olabilir?" (ırkçı, insan sevmeyen, kendini bişey sanan söylem) laflarını az duymadım .. bazen haklılar evet ama önemli olan herkesin iyi yönünü keşfetmek .. herkeste .. en iyide bile kötü yön var emin olun .. önemli olan kötüyü değil iyiyi keşfetmek ..

evet seviyorum yeni insanları .. yeni ortamları .. farklı yaşamları .. farklı bakış açılarını .. farklı kültürleri .. bunun nesi garip anlamadım ama şunu anladım .. insanlar belli bir yaştan sonra düzen istiyor .. siz de o yaşta düzen istemeyen, eğlenmeye devam eden, habire hareketli bir yapıdaysanız işte burda eleştiriliyorsunuz .. şu da var düzenli hayata geçip sizin gibi olanlar da var .. evlenen ama sizin gibi olan .. işte bu insanlar beni hep mutlu eden insanlardır .. çevremde de açıkçası az değiller .. şanslıyım .. bu sayıyı umarım ben de birgün arttırırım .. hayattan her dönem, her an, her şekilde keyif almayı bilmek, bilmeye çalışmak kadar güzel birşey olabilir mi?

insanlara anlatmaya çalıştığım aslında şu .. herkesin hor görmeye çalıştığı insanlar da bile hor görenlerden çok daha büyük bir cevher olabilir .. hor görmek ne demekse .. sölerken bile uyuz oldum .. insanları olduğu gibi değil, kendi olduğumuz gibi yargılamaktan vazgeçtiğimiz an o insanı gerçekten tanımaya başlarız .. hayatın güzel yanı olduğu gibi yaşanması küçük müdehalelerle ..

zevk almayı bilmedikten sonra zaten öylesine takılıyor gibi değil miyiz? herkesin keyif aldığı şeyler de farklı değil mi ki zaten güzel olan da bu .. o yüzden eleştirelim ama kırıcı olmayalım .. kimse kimseye benzemek zorunda değil .. uyumlu olmak zorunda da değil ama inanın uyum keyfi arttıran bir unsur ..

kısacası neydi?

hayatın keyif hep ama hep kendi içinde; bazen de ufak detaylarda saklı .. (detay sevmem ama bazen öyle) ..

4 Ocak 2013 Cuma

vazgeçilenler ...

hepimiz hayatımızın belli evrelerinde hayatımızın bir parçası olan, çok zaman geçirdiğimiz, zamanında sevdiğimiz, zamanında sevdirdiğimiz çoğu şeyden vazgeçme durumuna geliriz .. artık istemeyiz hayatımızda onu .. aynı zevki vermez .. artık başka şeylerden hoşlanır, başka şeylere ilgi duyar, bazen de artık işimize yaramadığını anlarız .. vazgeçmek anlam olarak göze kötü görünse de çoğu kişi fark etmez aslında vazgeçmenin genelde insanı daha verimli kıldığını .. atlamadan söyliyim .. vazgeçmek zorla değil gerçekten içten geliyorsa iyiye doğru gidiş olur .. zorla vazgeçiriliyorsa insan veya geçiyorsa başka sebepler vardır ki ortada ona da çok kafayı takmamak ve yeni fırsatları ve insanları bulabilmek, yaratabilmek gerekir .. asla suratlar düşemez .. her zaman en kötü de bile bir keyif yaratmalı insan kendisine ..

ben bol bol vazgeçmişimdir .. olaylardan, insanlardan, yerlerden .. dün gece fark ettim ki bişeyden daha vazgeçmişim .. aklıma gelmişken de nasıl birşey yazmak istedim ..

şimdi önemli olan vazgeçtiğin şeyi hayatından mümkün olduğunca çabuk uzaklaştırmak .. bazen vazgeçtiğin an atabilirsin bünyenden ama bazen belli bir süre isteyebilir .. önemli olan kararı verdikten sonra doğru yolda ilerleyebilmek .. gerisi kendiliğinden geliyor zaten ..

işte ben bu kararı vermişken şu an doğru yolu izleyip en kısa sürede bana daha çok keyif verecek, yararıma olacak ve bana daha da yakın olana ilerleyebilirim ..

önemli olan her zaman pozitif düşünebilmek ..

unutmayın .. hayatın keyfi hep kendi içinde saklı!

Powered By Blogger